dün gece ortalık sessizleşince konuştuk biraz. izlediğimiz dehşet verici olaylar mı etkiledi bilmiyorum ama düşündüm. haydi yaşasak yaşasak 100 yaşına kadar yaşasak. zaten 70 ten sonra yaşlı katogorisine gireceğiz biz kabul etmesek bile. herşeyden vücutta teklemeler oluşacak, yavaş yavaş bizi bıraktığının sinyallerini verecek. spor yaparken daha da farkediyorum yaşlandığımın mesela. akşamları kesinlikle 2 yıl önceki spordan gelen insan değilim ben. evet, ne diyordum. yaşlanıyoruz... kimsenin senesi eksilmiyor hep artıyor. küçücük kızım içinde böyle bu iki ay sonra doğacak yeğenim içinde. peki bunca hırs niye? bunca kavga?
afganistan'ın bu duruma düşmeden önceki refahı, zenginliği nerede? ya ırak'ın bu hale düşmeden önceki gücü, ihtişamı? ya bosnalıların başlarına gelenler? ya amerikanın yeni liderinin seçilmesindeki esas amaç? peki türkiye'nin başına ne geleceği?
şu en fazla 120 yıl sürebilecek -oda sağlıklı olursak varsayımına göre tabii- dünya hayatı için neden bu kadar kaygı, hırs, ihtiras, bencillik? bizler bir başka yaşamın var olduğuna inanan insanlarız. öldükten sonra sonsuz bir hayata geçeceğimizi düşündüğümüz için buradaki haksızlık gibi görünen şeylere sabrediyoruz. imtihan sırrı diyoruz.
her durumda "yıllar hızla geçiyor" gerçeğini değiştiremiyoruz. ağustos böceği vazyetinden kurtulmalı, birşeyler yapmalıyız. tabii lafım, sözüm kendime. bir yıl daha bitiyor ya ondan bunlar. bir koca yılı daha eskittik... bakalım daha kaç yıl eskitmeye iznimiz var? ömür boşa harcanacak kadar fazla fazla verilmemiş. bir ömrümüz var, yaşanacak...
5 yorum:
işte o öteki dünya var ya!!!
"alsın benim davam divana kalsın" esabı...
ve o beklenen hiç gelmeyecek demişti kâmuran hocam... o beklenen öteki dünya hiç olmayacak ve biz tevekkül içinde kandırıp içimizdeki bizi...
hiç değilse bu dünyadaki adaletsizlikleri -gerçek olmasa bile- öbür dünyaya bırakıp , şu an için içimiz rahat ya:) beklenen gelmeyecek bile olsa "ya varsa?" düşüncesi ile hareket etmek bizi iyi hissettiriyor.benim ruhum sonsuzluğu arzu ettiği için yok olmaya, toprak olmaya, asla inanamam. hele ayrıldığım sevdiklerimle görüşemeyecek olma düşüncesi beni öldürür, hayattan kopartır.kandırsakta kandırmasakta tevekkül iyidir:)
Hz Ali'ye (ra), birisi geldi
Adam, ölümü, tekrar dirilmeyi, ahirette hesabi, cenneti ve cehennemi inkar ediyordu
Hz Ali'ye:
- Ya Ali, siz müslümanlar ölüme ve ölüm ötesine inaniyorsunuz; biz ise inanmiyoruz Siz cehennemden kurtulmak, cennete girmek için bir sürü ibadet ediyor, mal harciyor, zahmete giriyorsunuz Bu zahmet deger mi? Hem ölümden sonra tekrar dirilmenin olacagi ne malum? diye sordu
Hz Ali (ra) adami sükunetle dinledi, sonra ona su cevabi verdi:
"Evet, ölümden sonra dirilmek, hesaba çekilmek, cennete veya cehenneme girmek, ya senin dedigin gibi yoktur; ya da bizim dedigimiz vardir Önce senin dediginin dogru oldugunu düsünelim Ölümden sonra ahiret hayati yoksa, seninle biz ayni durumdayiz Sana da yok bize de yok Bu arada bizim Yüce Allah için kildigimiz namazlarin, yaptigimiz ibadetlerin, hayir ve iyiliklerin, güzel ahlakin, verdigimiz zekat ve sadakalarin bize bir zarari olmaz Ama, ya ahiret varsa, bizim dedigimiz dogru çikarsa, senin hâlin nice olur? diye sordu
...
ewet arkadaşım istemesekte günler çok hızlı geçiyo daha dün tanıştık sanki seninle ve 15 sene oluvermişsonra bir bakıcaz 30 sene inş. ömrümüz varsa en güzel tarafıda hiç arkadaşlığımızın bozulmaması
ben biliyorumki bizim dostluğumuz hiç bitmeyecek ve hakkaten bu ömür kavgalarla boşa harcanmamalı....
sene 92 miydi arkadaşım seninle tanıştığımızda. ürkek, küçük şehre gelmiş olmanın şaşkınlığıyla bakınıyordun etrafına:) kermesteydik. sonra bir başlattık arkadaşlığımızı, dostluğumuzu bu yıllara taşıdık. ben boşuna demiyorum 30 dan önce kurduğumuz dostluklar her zaman daha kalıcı, daha gerçek diye. nice yıllar eskiteceğiz seninle merak etme:) güler yüzün, kahkahaların hiç eksilmesin arkadaşım:)
Yorum Gönder